Sevgi Çelik Moray; “Dağkapı'ya Şeyh Sait Anıtı Yapacağız”

Hak ve Özgürlükler Partisi (HAK-PAR) Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Sevgi Çelik Moray, Türkiye’nin ilk türbanlı adayı oldu. Diyarbakır için ciddi projeleri olan Moray, hizmet için aday olduğunu söyledi.

Hak ve Özgürlükler Partisi (HAK-PAR) Genel Başkan Yardımcısı Bayram Bozyel ve Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkan adayı ile 4 merkez ilçe belediye başkan adayı, Diyarbakır Güncel gazetesini ziyaret ederek, Genel Yayın Yönetmeni Volkan Eser’le bilgi alışverişinde bulundu.

HAK-PAR’ın Kürt muhalefetinin önünü açtığını ifade eden Sevgi Çelik Moray, HAK-PAR’ın çoğulcu bir parti olduğunu söyledi.

Moray, şöyle konuştu; “Yerel yönetimler için çok sesli, çok renkli bir yapı düşünüyoruz. ‘Her kafadan bir ses çıksın’ anlamında değil. Herkes kendini yansıtacak. Eğer HAK-PAR yerel yönetimleri alırsa, bir parlamento gibi çalışacak. Sivil toplum örgütleri, üniversiteyle, baroyla beraber ve diğer kurumların desteğini alarak çalışma sergileyecek.”

Projelerini anlatan Moray, şöyle devam etti; “Bu halk hizmet bekliyor. Sürekli siyasetle hizmet üretilmiyor. Şehrimiz için yol, çevre, sosyal yozlaşma ile ilgili projeler ürettik. Özellikle sosyal düşüş, kadın olduğum için, anne olduğum için beni ilgilendiriyor. Şehrimizde uyuşturucu çok yaygın, hırsızlık, yankesicilik mevcut. Maalesef çocuklar çok küçük yaşta uyuşturucuyla tanışabiliyor. Bunun acilen önleminin alınması gerekiyor. Buna yönelik rehabilite yöntemlerinin geliştirilmesi gerekiyor. Şehrimiz var olan bu sosyal yozlaşmayla birlikte, kendi tarihi ve kültürel kimliğinden uzaklaştı. Buna yeniden kavuşması gerekiyor. Dağkapı Meydanı’na Şeyh Sait ve arkadaşları için anıt mezar dikme önerimiz var. 5 nolu cezaevinin şehir içinde olması bir utanç kaynağıdır. Rehabilite edilerek, insanlık projesine dönüştürme projemiz var. Hevsel bahçesinde yüzden fazla kuş çeşidi var. Doğa harikası bir yer ama, layıkıyla önem görmüyor. Kullanılamıyor. Burayı botanik bir bahçeye çevirmeye yönelik projemiz var. Diyarbakır’la ilgili ilk akla gelen, türkülere konu olan Kırklardağı, imara açıldı. Hem tarihi kirliliğe yol açtı, hem de Diyarbakır kimliğine bir harekettir. Bunun önlenmesi gerekiyor. Trafik sorunuyla ilgili alternatif yolların oluşması için, alternatif yolların gelişmesi gerekiyor. Hem alternatif yol, hem de hafif raylı sistem projemiz var. Şehri tam ortadan ikiye bölen tren garının şehir dışına çıkarılması gerekiyor. Bunun da belli ölçüde trafiği hafifleteceğini düşünüyorum.”

Türkiye’nin ilk türbanlı büyükşehir belediye başkan adayı olan Moray, halk tarafından olumlu tepkiler aldığını söyledi.

Moray, “Ben de türban mağduru oldum. 1997 yılında liseden mezun olduğum dönemde, 28 Şubat dönemiydi, sorun yaşadım. Türban siyaseti yapmak için aday olmadım. Kürt sorununa dikkat çekmek için aday oldum. Bunun için HAK-PAR’a girdim. Kürt sorununa karşı demokratik çözümü olan bir parti olarak orayı gördüm.”



SİLAHLI MÜCADELE TERK EDİLMELİ

HAK PAR’ın her konuda net bir tavır sergilediğini dile getiren HAK-PAR Genel Başkan Yardımcısı Bayram Bozyel ise, şunları söyledi: “Şunu diyoruz: Kürtler bir millettir, her türlü hakka sahip olması gerekiyor. Bunun yolu eşitlikçi çözümden, bir federasyondan geçer. HAK-PAR bu konuda net görüşlere sahiptir. Türkiye’deki bütün uygulamalara rağmen, Kürtler legal demokratik imkanları zorlamalı, burada çıkış yolu aramalıdır. Silahlı mücadelede değil. Silahlı mücadele artık terk edilmelidir. Geçmişte baskısı olmuştur, olmamıştır. O ayrı bir konu ama bugün silahlı mücadelenin yararı değil, zararı var. Biz Türkiye’nin demokratikleşmesini çok önemsiyoruz. Kürt partisiyiz diye, Kürt sorununu önemsiyoruz diye hiçbir zaman demokrasiyi göz ardı etmedik. Kürt sorunuyla Türkiye’nin demokratikleşmesi arasında, organik bağlar vardır. Bundan dolayı, yeni anayasayı çok önemsiyoruz. Türkçe, Kürtçe İngilizce rapor hazırladık. İlgili mercilere sunduk” diye konuştu.

Çözüm süreciyle ilgili konuşan Bozyel, “Çözüm sürecini olumlu buluyoruz. Silahların susması önemli, fakat Kürt sorunu silahların susmasına indirgenemez. Silahların susması Kürt sorununun çözümü demek değildir. Silahların susması siyasi mekanizmaların işlemesi için olumlu bir fırsattır. Esas olan savaşa yol açan tarihsel olayları gidermektir. Hakları anayasal güvence altına almaktır. Söylemelerle çözülecek değildir. Yeni anayasa yapılmalıdır. Bundan dolayı bu seçim süreci önem kazandı. Yıllardır biriken sorunlar çözüm bulmadı. AKP referandum paketi çıkardı. Destek verdik. Çözüm sürecini olumlu bulduk. Yumuşama sağlandı ama sorunlar çözülmedi. Bu seçimler hem Türkiye hem de Kürtler büyük önem taşıyor. Bu seçimler genel seçimleri, cumhurbaşkanlığı seçimlerini etkileyecek. Bu seçimlerde Türkiye’deki yakın gelecek belirlenecek. Çözüme mi gidecek, kaosa mı sürüklenecek bu seçim belirleyecek. BDP 15 yılı yerel yönetimlerde, Kürt partisi olarak büyük kitle ona destek verdi. Gelinen aşamada, ne siyasi anlamda, nede kitlenin isteklerine cevap verdi. O neden HAK PAR’ın güçlenmesi, Kürt hareketine yeni bir soluk, yeni bir çehreye kavuşması, çoğulculaşması demektir. Her kesim için önemli” diye konuştu

AK Parti ve Cemaat arasında yaşanan tartışmalara değinen Bozyel sözlerini şöyle tamamladı; “Bence Türkiye, Siyaset kaybediyor. Süreci buraya taşıyan iki önemli aktör bu süreci buraya taşıdı. Seviye düşürdüler. Etik değerleri her şeyi ayaklar altına aldılar. Bunu son derece olumsuzdur. Cemaat, devlet içindeki yapılanması yanlıştır. Ama bunun hükümet tarafından kaynaklandı.”