Haziran İsyanı ve 17 Aralık operasyonunun ardından, toplumsal kutuplaşmanın ve devlet krizi biçimini alan siyasi krizin belirleyiciliğinde gerçekleşen 30 Mart 2014 yerel seçimlerinin en belirgin sonucu krizin ve çatışmanın daha da derinleşerek sürece.
Yaklaşık bir yıldır yönetemezlik hali devam eden AKP’nin “zafer” görüntüsü verdiği kısmi gerilemesine karşılık muhalefet partilerinin ciddi bir çıkış yapamaması, toplumsal ayrışmanın derinleşmesi ve AKP’nin iktidarını korumak için ayrışma ve çatışma dilini öne çıkarması krizli ve çatışmalı bir geleceğin işareti.
Yerel seçimlerin sonuçları henüz netleşmedi. 11 ilde ve bazı ilçelerde oylar yeniden sayılacak. Kritik büyükşehirlerde İstanbul’da AKP, İzmir’de CHP, Diyarbakır’da BDP adayının kazandığı kesinleşirken başkent Ankara’da hem AKP hem CHP adayları galibiyetlerini ilan etti.
AKP Adalet Bakanı Sadullah Ergin’i aday gösterdiği Hatay’ı kaybederken, CHP de Antalya ve Mersin’i kaybetti.
Seçimde tartışmasız bir şekilde başarılı ilan edilebilecek tek aktör ise BDP. Urfa’da oy artışına rağmen kazanamayan BDP Ağrı, Mardin ve Bitlis’i de AKP’den aldı.
Kesinleşmemiş sonuçlara göre ülke genelinde AKP’nin yüzde 44, CHP’nin yüzde 29 ve MHP’nin yüzde 15 oy alırken, toplumsal kutuplaşma ile birlikte düşünüldüğünde, bu, iktidar partisinin oy oranının iki muhalefet partisinin oy oranına denk geldiği bir bölünme / ayrışma tablosu yaratmış durumda.
AKP’nin “zafer”i içindeki yenilgisi
AKP yüzde 38 oy aldığı 2009 yerel seçimlerinden yüzde 58 destek aldığı 2010 Anayasa referandumuna ve oyunu yüzde yüzde 49,8’e çıkardığı 2011 genel seçimine kadar sağı etrafında saflaştırıp kitle tabanını genişleterek, 3 seçimden de yükselişle çıkmıştı. Bu süreçte sağ içi potansiyel rakipler DP ve Has Parti lider kadrolarıyla AKP’ye katıldı. Eylül 2012′de gerçekleştirdiği genel kurulunda ise “2023 hedefi” koymuş, başkanlık rejimini tartışmaya açmıştı.
Bu planları bozan Haziran İsyanı ve 17 Aralık operasyonunun ardından AKP’nin 2014 yerel seçimlerinden yüzde 44 oy, çöküş beklentilerine karşı AKP lehine görünse de, kriz içindeki iktidar partisinin gerileme içinde olduğunu ortaya koydu. AKP kendi “genel seçim” ve “referandum” iddiaları referans alındığında yüzde 10 ile 5’lik bir oy kaybı içinde.
Şayet bu bir genel seçim olsaydı, son genel seçimde 327 milletvekili çıkaran AKP ancak 284 milletvekili çıkarabilecekti.
AKP Kürt hareketi karşısında kaybetti
Kürt illerinde Ağrı, Bitlis ve Mardin’i de BDP’ye kaptıran AKP, Urfa’da da Kürt hareketini ciddi bir rakip olarak karşısında buldu. AKP’yi Urfa’da kurtaran, daha önce yüzde 10-15 oy alan Saadet Partisi’nin oylarının AKP’ye kayması oldu.
CHP İstanbul ve Ankara’da yüzde 40’ı geçti
CHP, AKP karşısında ilk kez İstanbul ve Ankara’da yüzde 40′a yaklaşan bir oy oranına ulaştı. Ne var ki bu, AKP’nin soldan bir eleştirisinin değil sağ ile ittifak halinde merkeze kayma siyasetinin sonucu olarak gerçekleşti.
AKP ayrıca Ankara’da Gökçek’te simgeleşen mafyatik-yağmacı yerel yönetim siyaseti ve Hatay’daki savaş ve şiddet savunucusu pozisyonuna ciddi bir itiraz geldiğini de görmüş oldu.
Kriz sokakta da devlette de derinleşecek
Yüzde 44 oy alırken, yüzde 56’yı karşısında saflaştıran AKP’nin aldığı oy oranı sokakta kaybettiği meşruiyeti kazanmasına yetmeyeceği gibi, devlet krizini de çözemeyecek. AKP sokağı yönetemeyeceği gibi devleti de yönetemediği tescillenmiş bir iktidar olmaya devam edecek.
Erdoğan balkon konuşmasında, muhalefet partilerini aşağıladı, Cemaat’e savaş ilan etti, resmi bir savaş hali olmamasına karşın Suriye ile savaş halinde olunduğundan söz etti. Erdoğan böylece iktidarını şiddete, çatışmaya ve savaşa yaslanarak sürdürmeye çalışacağının sinyalini verdi. Şiddeti ve savaşı kullanarak etrafındaki bloğu dağılmadan tutmaya ve krizi yönetmeye çabalayacak. Bu da tersten sokaktaki ve devletteki krizi derinleştirerek AKP iktidarını daha da kırılganlaştıracak.
Muhalefette “sandık” endeksli beklentilerin sonu
2014 yerel seçimlerinin bir diğer sonucu ise egemenler arası kavganın ve sandık siyasetinin AKP karşısındaki büyük halk muhalefetine bir çözüm, kurtuluş umudu olarak sunulması politikasının iflası oldu.
2014 yerel seçimleri parlamenterizmin sınırlarını göstererek, Haziran İsyanı’ndan alınan derslerin ve halkın bağımsız çıkarlarına dayanan, gücünü sokaktan alan devrimci bir siyaset seçeneğinin toplumsal muhalefet tarafından daha ciddiyetle ele alınacağı bir sürece kapı araladı.
Sendika.org