Kürd Ulusal Mücadelesinde ŞUŞAR TOPLANTISI

(Şex Said Kıyamına Etkisi )\nBirinci Dünya savaşıyla Osmanlı’nın ağır yenilgiye uğraması ve İTC’nin yönetimsel mantığın nedeniyle oluşan krizler yeni devlet düşüncesinin ayak seslerini oluşturan son gelişmeler niteliğindeydi. Osmanlı bakiyesi yeni de.

Yusuf Ziya Döger

21.08.2014, Per | 22:47

Kürd Ulusal Mücadelesinde ŞUŞAR TOPLANTISI
Makaleyi Paylaş
(Şex Said Kıyamına Etkisi )

Birinci Dünya savaşıyla Osmanlı’nın ağır yenilgiye uğraması ve İTC’nin yönetimsel mantığın nedeniyle oluşan krizler yeni devlet düşüncesinin ayak seslerini oluşturan son gelişmeler niteliğindeydi. Osmanlı bakiyesi yeni devletin 1921 Anayasası toplumsal mutabakatı esas alan formata sahip olarak faklı etnik kökenlilerde hem beklentiye hem de bir nevi kredi tanınmasına yol açtı. Ancak Cumhuriyetin ilanı ve Lozan’ın kabulüyle ayakları yere basan devlet toplumsal mutabakatı öteleyen 1924 Anayasası devreye soktu.

Yeni Anayasa da özellikle Kürdlerin temel hak ve hürriyetlerine yönelik veri olmaması, Etnik temele de Türklüğü esas alarak tekçi dil anlayışının benimsenmesi sıkıntıların ortaya çıkışını hızlandırdı.

1924 Anayasasının Türklük temeli üzerine oturtulması, Şêx Seîd, Xalit Bege Cibran, Yusuf Ziya Beg ve Hacı Musa’ye Motkan ve Kürdlerin ileri gelenlerinin katıldığı bir toplantı yapılarak fikir teatisinde bulunulur. Toplantıda yeni kurulan devletin ve meclisin Kürdlere uygun olmadığı kararına varılır. Bu nedenle Kürd halkının bilinçlendirilmesi için saha da çalışmaların yapılması kararlaştırılır. Bunun için de lazım gelen ekonomik desteğin Şêx Seîd ailesi tarafından üstlenildiği sonraki gelişmelerden açıkça anlaşılmaktadır.

Şeyx Seîd dini otoritesinin yanında bölgenin ekonomik anlamda da zenginlerinden biriydi. Yıllık 24 bin küçükbaş hayvan alım ve satımını gerçekleştiren ticari faaliyetlerde bulunmaktaydı. Ticaretini yaptığı bu hayvanlardan iki yaşını dolduranları dönemin önemli ticaret merkezlerinden Halep, Beyrut ve İstanbul üzerinden satımını gerçekleştiriyordu. Yarı göçebe Kürd aşiretlerinden ve yerleşik Kürdlerden topladığı yaklaşık 12bin kuzuyu bir yıl besleyerek bu ticaret merkezlerinde satıyordu. Dolayısıyla yıllık 24bin küçükbaş hayvanın alım satımını gerçekleştirdiği anlaşılmaktadır.

Şêx Seid, Kürdlerin bilinçlendirilmesi için gerçekleştirilecek çalışmanın ekonomik yükünü çözmeye yönelik hazırlığını 1924 yılında başlatır. Sonbaharda Şêx Ali Rıza’nın o yıl ki sürüyü Halep’e götürerek satması ve önceki yıllardan kalan bakiyeleri toplamasıyla bu sorunun aşılması amaçlanır.

Şêx Said ailesi ticaretinin önemli kısmını Halep’te olan Mahok ailesiyle gerçekleştirmekteydi. 1924 yılına ait ticaretin ve önceki yıllardan kalan tahsilatı gerçekleştirir. Buradan kendisine eşlik eden ailenin kâhyası Piran’lı Hacı Affan’la birlikte 10. ayda Beyrut üzerinden İstanbul’a geçer. Buradaki ticari işlerini toparladıktan sonra Şêx Ubeydullah Nehru’nun oğlu Seyid Abdulkadir ile bir görüşme gerçekleştirir.

Seyid Abdulkadir o dönemde Kürd Teali Cemiyetinin başkanlığını yürütmektedir. Görüşmenin içeriğine bakıldığında Seyid Abdulkadir’in hücre yapılanmasına dayanan Azadi Örgütünün içinde yer aldığı görülmektedir. Doğrusu örgütün önemli bilinmezleri hala sırını korumaktadır. Her bölge kendi başına örgütlenme gerçekleştirmekteydi. Örgütün başında kimin olduğu tam olarak anlaşılmamakla birlikte, görüşme de varılan mutabakata dayanırsak Seyid Abdulkadir’in başkan olduğuna yönelik ihtimaller kuvvetlidir.

Şêx Ali Rıza’nin Seyid Abdulkadir ile yaptığı görüşmede Kürd ve Kürdistan’ın durumunu ele alınır. Bölge hakkında bilgiler Seyid Abdulkadir’e sunulur. Kendisinin bölgeye gelmesi istenilir, ama kendisi yaşlılığını ileri sürerek Şêx Said’in kendisinin vekili olarak çalışmaları yürütmesini talep eder. Şêx Said’in bölgede hem dinsel hem de ekonomik olarak tanınan biri olduğunu ve onun etrafında toplanılmasını isteyerek Şêx Ali Rıza’yı vekil tayin eder.

Bu arada bölgede yeni gelişmeler yaşanır. 1924’te gerçekleşen Beytüşşebap Ayaklanmasıyla ilişkilendirilen Bitlis Milletvekili Yusuf Ziya Beg Ekim 1924 yılında tutuklanarak Bitlis cezaevine gönderilir. Hemen peşinden 20 Aralık 1924‘te Cıbranlı Xalit Beg Erzurum’da tutuklanarak oda Bitlis cezaevine gönderilir. Bundan önce Şêx Said Xalit Beg’e yapılanlara bakılırsa bize başkaldırı yolu gözüküyor. Bunun için Erzurum’u bırakarak halkının içine dönmesini ister. Ancak Xalit Beg Mustafa Kemal ile Kürdlerin hakları konusunda anlaştığını ve beklenilmesi gerektiğini ileri sürer. Bu nedenle Erzurum’dan ayrılma isteğini kabul etmez.

Şêx Ali Rıza yüklü miktardaki altın parayla İstanbul’dan Trabzon üzeri Erzurum’a geçer. Meydana gelen tutuklamalardan dolayı 4 Ocak 1925 yıllında Kolhisar’a bağlı Şuşar bölgesi Kırık köyünde bir toplantı yapılması kararlaştırılmıştır. Şêx Ali Rıza da Erzurum’dan Şuşar’a geçerek toplantıya katılır ve Seyid Abdulkadir ile varılan mutabakatı aktarır. Bu toplantı da bölgenin ileri gelenleri yer alırlar. Şêx Said’in kardeşi Hınıs Müftüsü Şêx Bahaddin, Zirkan aşiretinden Kereme Kolağası, Abdal Beg, Karbaşanlardan Said Ağa, Mala Mursel, Cibranın bir kolu olan Mala Feto, Kanireş bölgesinden ve diğer yerlerden yaklaşık 200 kişi bu toplantıya katılır.

Toplantıda yaşanan gelişmeler ele alınır, Mustafa Kemal ve ekibine güvenilemeyeceğine karar verilir. Kur’an referansa alınarak bir milletin dili, inancı, kimliği ve özgürlüğü için yapılanlar/yapılacaklar cihat olarak tanımlanır. Bu çerçevede çalışmayı yürüten herkes mücahid olarak tanımlanır. Çalışmaların lideri olarak da Şêx Said seçilir. Ancak tüm bunlara rağmen savaşa karşı şerh konularak birinci hedef olarak benimsenmez. Toplantıda varılan karar gereği amaçlanan Kürdlerin bilinçlendirilmesi ve bu çalışmalar sonunda haklarının elde edilmesi için Milletler Cemiyetine başvurularak referandum yapılamasıdır.

Bu toplantıdan önce Şêx Said; Nakşibendi Muhammed Said-i Palevi El Amedi imzasını kullandığı bilinir. Toplantı sonrasında alınan karar gereği Şêx Said, Reisul Mucahidin Said-i Palevi El Amedi imzasını kullanmaya başlar. Toplantıda Şêx Ali Rıza ise bu anlamda yürütülecek mücadelenin komutanı olarak atanır. Yardımcılığına ise Kereme Kolağası seçilir.

Sonuç:

Türkiye Devletinin gidişatı Kürdler tarafından dört yıl süreyle sıkı takip edildiği anlaşılmaktadır. Yeni uygulamalara bakılarak sonuçlar çıkarıldığı ve buna göre bir yol haritası çizildiği görülmektedir. Bu yol haritasında temel önceliğin bir Milletin yok oluşa sürüklendiğine verildiği ve bu gerekçe ile savaşa bulaşmadan belli bir bilinç düzeyinin yakalanması için çalışılması gerektiği açıkça görülmektedir.

Seyid Abdulkadir’in Xalit Beg’in yakalandığından haberdar olduğu ve bu gerekçe ile Şêx Said etrafında toplanılması gerektiğini vurguladığı görülmektedir. Şuşar toplantısında savaş ihtimalini düşünen ama birinci önceliğe alınmayan bir formülün arandığına bakılırsa hem askeri hem de siyasi kanadın eksik olduğu bilinci var ve bundan dolayı da yükümlülüğün zorunlu olarak Şêx Said tarafından omuzlandığı görülmektedir.

Komutan seçilen Şêx Ali Rıza’nın görevlendirildiği bölgelere bakılırsa (Ağrı, Muş ve Erzurum çevresi) askeri disiplinin nispeten daha kolay sağlanabileceği Hamidiye ve Aşiret Alaylarının bakiyelerinden yararlanılmak isteği görülmektedir. Ancak İrşad ve bilinçlendirme çalışmaları sırasında kıyam zorunlu olarak Piran’da yani en zayıf halkada başlamıştır. Bu durum Devlet aklının hem bilinçli hareket ettiğini hem de boş durmadığını göstermektedir.

Milletler Cemiyetine başvurma düşüncesinin olması Kürdistan sorununa Dünyayı müdahil kılmanın amaçlandığı görülmektedir. Ancak TC Piran’da yaptığı manevralarla bunu devre dışı bırakmayı başardığı da görülmektedir. Milliyetler Cemiyetine başvurma düşüncesin de Musul da 20 Eylül 1924′te Milletler Cemiyeti tarafından nüfus sayımının yapılması ve istatistiklerin sunulmasının etkili olduğu kabul edilebilir. Ancak buna dair herhangi bir veri elimizde bulunmamaktadır.

(Bu yazı Şêx Said’in torunlarından Kasım Fırat Bey ile yapılan Röportaj bilgilerinden oluşmaktadır. Sonuç kısmı ise değerlendirmedir) Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.

11054 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:07:29:38

Yusuf Ziya Döger

Yazarın Önceki Yazıları

Bir İmzacı Tarih Kayıt Cetveliyse Sosyoloji Bunun Toplum Vicdanındaki Karşılığıdır İsmail Beşikci’nin Sosyolojik Yanılgısı Türkiye Seçimlerinin Kilidi Kürdler Kürdler ve 24 Haziran Seçimi Neden Demirtaş ama HDP değil? Şeyh Said Kıyamında ve sonrasında neden Kırdlar/Zazalar hedef alındı - 2 Şeyh Said Kıyamında ve sonrasında neden Kırdlar/Zazalar hedef alındı - 1 HDP Kongresinin Düşündürdükleri Şeytanın İşbirlikçilerine Ölüm… Kürdler Sosyolojilerine Yenildiler, Asla Düşmanlarına yenilmediler Batı Karşısında Çöküş, Öze Dönüş Çabaları ve Kudüs Meselesi Ruhumuzu Uyandıran Kerküklü Çocuk Alansal Egemenlik ve Felaket Senaryolarının Yazarlarıi Alansal Egemenlik ve Felaket Senaryolarının Yazarları Hewler Mitingi ve Arka Plan Mesajları Zihinsel Birlikteliğin Yolu: Güney Kürdistan Referandum Umarız Tarih Tekerrür Etmez Kürdlerin Sömürgecileri Başarılı, Kürdler İse Başarısızdır Kürdler Nereye Koşuyor? Bingöl ve Seçimlerdeki Tututmu - II Bingöl ve Seçimlerdeki Tutumu Kuzey Kürd Siyasetinde 'Vicdan Testi' Kürdler Hem Sağdan Hem de Soldan Eritildi Kürdler ve Referandum Devşirmelerin İşlevi/fonksiyonu Yakarak Öldürme (Katletme) Mantıksal Şaşılık Kürdler Birlik mi Olmalı, Yoksa Ortaklaşmalı mı? Yönetici Erdemli olmayınca… Kürd Gençliğinin Rol Modeli Dr Süleyman Ermeniler ve Kürdler Neden Kaybetiler? (III) Ermeniler ve Kürdler neden kaybettiler? (II) Ermeniler ve Kürdler neden kaybettiler? (I) Kürd Toplumsal Dinamiğinin Çökertilmesi -II- Kürdistan'da Türk Bayrağıyla Yapılan Yürüyüşler Kürd Toplumsal Dinamiklerinin Çökertilmesi İtibarsızlaştırmanın Psikolojisi Kürdler Egemenlik Mi Vatandaşlık Mı İstemeli? Türkiye İslamcılığı Neyi Amaçlıyor? Kürd Orta Sınıfının Çökertilmesi Erdemlilik Olmadan Olmaz Doğu ve Batı Ayrımı Karşısında Kürdlerin Özgünlüğü Türkiye İslamcılığının Riyakârlığı Kurdlerde Hukuk ve Hakkı Üstün Kılma Sykes Picot’çu Türkiye İslamcılığı Türkiye İslamcılarının Kürdü Olmak Siyasette İttihatçı Mantıkla İtibarsızlaştırma Çabası İstilacı Bozkır Türkleri ve Varlığını Koruyan Kürdler Kürdistan’daki Çatışmalı Ortam Neyi Amaçlamaktadır? İslam - İslamcılık İslamcıların Yanılgısı Sömürgeci ve Sömürülen İlişkisi Dört Ayaklı Minare Önünde Ansızın Gelen Ölüm! Ümmeti Bölen! “Kürd ve Kürdistan” Meşruiyet Dayanağı ve Kürdler Kürdlerin Haklı Mücadelesini İtibarsızlaştırma Arayışı Sömürgecinin Amacı Zihinsel Benzetme ve Aldatmadır - II Sömürgecinin Görevi, Aldatma ve Zihinsel Benzetmedir Kabristanımız Varsa Bilin ki Orası Bizim Vatanımızdır DAİŞ saldırılarında Şengal'de neler oldu? Şengal'in bilinmeyenleri... Toplumsal Anomi ve Yeni Arayış Seni Başkan Yapacağız, Karşılığı 'Federal Sistem' Militarist Devletler ve Kürdistan’ın Doğum Sancısı Kürdlerde Sosyal Genetiğin Psikolojik Bağlılığa Dönüşmesi Arayıştaki Kent, Bingöl Ortadoğu’da Reddi Miras Geleneği ve Talan Ekonomisi 7 Haziran’ı Doğru Okumak Kürdistan'da Seçime Kan Sıçratıldı Kürdlerin Egemenlik Anlayışı Allah, Yasin Aktay’ın dediğinin aksini söyler. Siyasetin Doğası ve Rasyonel Davranış Kürdistan Mefküresi ve Siyasi Aktörler (İslamcı Cenah) -2 Kürdistan Mefkûresi ve Siyasi Aktörler -1- Yokoluşu Engellemek!... İttihatçılığa Teslim Edilen Kürd Yapıları Kürdler Nasıl Eritildi Siyaset ve Düşüncede Etik Temsiliyet Sorunu ve Ortadoğu Kürdleri Sessizce Sağdan Eritmek - II Gedik Onarılmamalı, Bilakis Büyütülmeli Kürdleri Sessizce Sağdan Eritmek Hikmet Arayışında Fıtrat ve İrade Etkileşimi Hakikat Tek Olan Değildir, Tek Olan İblisçiliktir Kimliksel Varoluş ve Devletleşme Zorunluluğu Bariyere Dönüşen Öz Sosyal Genetik ve Kürd Siyaseti Duisburg Paneli Azadi Hareketinin Çözüm Önerileri Kürdistan Hakikatini İnşa Et Harekei / AZADÎ Bakur / Türkiye Kürdistan'ından Peşmerge Geçti Kürdler İçin Birlik Değil Birliktelik Anlamlıdır. Akil Adamlar Tiyatrosu Yeniden Sahne Aldı Kürdler Saha Eğemenliğine Oynamamalı Kürtlerin ayak bağı / PKK ve Hizbullah gerginliği Eylem Düşünceyi Şekillendirir. Hareketa Azadinin Rotası Ulus Devlet Mantığı ve Kürdistan Sorunu Kürd Müslümanların Yüzyıllık Serüveni İnsanlığın Turnusol Kağıdı: FİLİSTİN - II Hakkâri’de(Cölemerg) Ne Oldu Ki İnsanlığın Turnusol Kâğıdı: FİLİSTİN Hatip Dicle Ne Dedi ki… Hamidiye Alayları / Devlet Aklının Zorunlu Yapıları Ümmetçi/İslamcı Kürdlerin Zihinsel Bakışı Kürdler “Öğrenilmiş Çaresizliğe” Mahkum Değildir. Birlikteliğe Evet, Ama Nasıl Olacak Evrensel değer mi, İdeolojik körlük mü? Tarihi nasıl okuyalım / Resmi ve yerel tarih Demokratik İslam Kongresi Kürd Hareketindeki Değişimi Nasıl Etkileyecek HDP Türklerle Kardeşlik Ya Kürdlerle... Hamidiye Alayları ve Şeyx Seid Harekatı - II
x