Barış, Yüzleşme, Müzakere

Halkların Demokrasi Partisi de bu konularda PKK gibi bir tutum sergilemektedir. Parti içinde Türk soluna mensup kişiler, milletvekilleri, sivil toplum kurumlarına mensup olanlar vs. bunların en azından bir kesimi, Mesut Barzani’ye hakaret etmeyi, aşağılamayı kendilerine görev saymaktadır.

İsmail Beşikci

16.12.2015, Çar | 18:40

Barış, Yüzleşme, Müzakere
Makaleyi Paylaş

Barış, Yüzleşme, müzakere, Kürd siyasal hareketinin çok sık kullandığı kavramlardır. Devletten barış talep edilmektedir. Devletle Kürd siyasal hareketi arasında barış kurulması için kurulması için çok yoğun bir çaba sarf edilmektedir.

Türkiye’nin kendi tarihiyle yüzleşmesi istenmektedir. Yüzleşmenin gerçekleştirilmesi konusunda da yürütülen çabalar dikkat çekmektedir.

Müzakerenin başlaması gerektiğine de dikkat çekilmektedir. Çatışmaların durdurulması, görüşmelerin başlaması istenmektedir. Müzakerenin gerekliliğine vurgu yapılmaktadır.

Devletle barış arayan Kürdler, barışı önce kendi aralarında kurma gerektiğinin bilincinde olmalıdır. Yüzleşmenin, önce Kürdler arasında gerçekleşmesi gerekir. Ve bu, uzun yılları içine alan kapsamlı bir yüzleşme olmalıdır. 1966’dan beri, Mele Mustafa Barzani –Celal Talabani ayrışmasından beri gelişen süreçte yüzleşme olmalıdır.

1971 Kürdlerin tarihinde çok önemli olayların yaşandığı bir dönemdir. Türkiye Kürdistan Demokrat Partisi Başkanı Said Elçi ve Türkiye’de Kürdistan Demokrat Partisi Başkanı Dr. Sait Kırmızıtoprak (Dr. Şıvan) Güney Kürdistan’da, öldürülmüşlerdir. Bu, Kürd tarihinin karanlıkta bırakılmaya özen gösterilen, aydınlığa kavuşması istenmeyen bir dönemidir. Bu konuda da ciddi bir yüzleşme olmalıdır.

İBV Ekim 2015 de, Dr. Şıvan isimli bir kitap yayımladı. Kitabın yazarı, Selahattin Ali Arik’tir. Bu kitap bu konuda bir yüzleşme olması için vesile olmalıdır.

1994-1998 arsında, Güney Kürdistan’da, brakujı yaşanmıştır. Peşmergelerden de, gerillalardan da, binlerce kişi yaşamın yitirmiştir. Kürdistan Demokrat Partisi’ne ve Kürdistan Yurtseverler Birliğine bağlı peşmergelerin birbirleriyle çatışması sonucu yine çok büyük kayıplar gerçekleşmiştir.

PKK’nin kendi içinde gerçekleştirdiği infazlar sürecinde yaşamlarını yitirenler, yine binlerce sayısıyla ifade edilmektedir. Bütün bunlarla ilgili yüzleşme yapılması önemlidir.

“Barış için elimizi uzattık, elimizi tutun, geçmişe çizgi çekeceğiz, geçmişi unutacağız…” anlayışı yanlıştır. Bu, hem devletle aranan batış sürecinde yanlış bir yaklaşımdır, hem de, Kürdler arasında kurulması istenen barış sürecinde yanlış bir yaklaşımdır.

Yüzleşmenin geniş çaplı bir süreç olduğu biliniyor. Ölüm, katliam, işkence… Olaylarının saptanması, iddianameler hazırlanması, mahkemeler kurulması, tanıkların dinlenmesi, kararlar verilmesi önemlidir. Bunların yıllar alacağı söylenebilir. Kürdler arasında böyle bir yüzleşme gerçekleşmelidir. Sağlıklı Kürd toplumu, sağlıklı demokratik toplum böyle gelişebilir.

“Kürdler böyle yüzleşme vs. geliştiremez” mi deniyor? Bu, Kürdlerin çağdaş bir toplum olmadığı anlamına geliyor. Halbuki, Kürdler, çağdaş bir toplum olmalı, dünya uluslar ailesine katılmalı, dünya ulusla ailesinin eşit bir ferdi olma yolunda çaba sarf etmelidir.

Bugün, PKK medyasında, Başkan Mesut Barzani’ye karşı küfür dolu aşağılama dolu yayınlar yapılmaktadır. Mesut Barzani’nin torunu olacak yaşta genç insanlar, hatta daha da küçük olanlar, konuşmalarında, yazılarında Barzani’ye hakaret ediyor, aşağılayıcı ifadeler kullanıyor. Hain, vatan satıcısı, aşiret, emperyalizmin ajanı… İşte müzakere önce bu ilişkilerde gündeme gelmelidir. Devletle müzakere barış arayanlar, önce bu konularda barış, müzakere geliştirerek Kürdler arasındaki gerginlikleri yumuşatmanın yolunu aramalıdır.

Halkların Demokrasi Partisi de bu konularda PKK gibi bir tutum sergilemektedir. Parti içinde Türk soluna mensup kişiler, milletvekilleri, sivil toplum kurumlarına mensup olanlar vs. bunların en azından bir kesimi, Mesut Barzani’ye hakaret etmeyi, aşağılamayı kendilerine görev saymaktadır. Bunlar, sadece yanlış değil, aynı zamanda çirkindir. Burada, yanlışlık ve çirkinlik iki aşamada kendini göstermektedir. Birincisi, HDP, Türk soluna mensup olanların, Kürd değerlerine sövmesi, Kürd değerlerini aşağılaması konusunda elverişli bir zemin hazırlamaktadır. Partide, Kürd değerlerine, sövmeye aşağılamaya çalışan Türk solundan kişiler hiçbir tepkiyle karşılaşmamaktadır. İkinci aşamada, Türk soluna mensup bu kişiler ise, Kürdler arasında birlik oluşturma yönünde çaba harcayacakları yerde, Kürdler arasındaki çelişkileri anlaşmazlıkları kışkırtarak anlaşmazlıkları derinleştirmeye, yaygınlaştırmaya gayret etmektedir.

Bütün bunlara, Başkan Mesut Barzani’nin, Bağımsız Kürdistan’ı seslendirmesi, bunun gerçekleşmesi için çaba sarf etmesi neden olmaktadır. Başta, Irak, İran, Türkiye, Suriye gibi devletler, bağımsız Kürdistan’ istememekte, bunu gündemden düşürmek, Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ni zayıflatmak için Kürd kazanımların kırmak için yoğun bir çaba içindedir. İşte Başkan Mesut Barzani’ye karşı yürütülen bu mücadele, Kürdlere karşı, İran’ın, Irak’ın çıkarlarını kollayan bir tutum olmaktadır.

Kürdistan Bölgesel Yönetimi Kürdler için büyük bir kazançtır. Bunu, “Barzani devleti” “Barzani ailesinin devleti” diya tanımlamak yanlıştır. Hele hele Kürd/Kürdistan sorunlarına karşı, Irak’ı savunmak, Irak’ın çıkarlarını ön planda tutmak, İran’ın çıkarlarını ön planda tutmak çok yanlıştır. Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ni zayıflatmak, Kürdlerin kazanımları geriletmek çok yanlıştır.

PKK’nin Kürd bayrağını tanımaması kabul edilebilir bir durum değildir. Kürd bayrağının, 1927 de, Hoybun’da, biçimlendirildiği,1946 da Mahabad Kürdistan Cumhuriyeti semalarında dalgalandığı bilinmektedir. 1927’den kalan bir bayrak, Sinemxan Bedirxan’in, Hewler’de, müzeyi andıran evinde de bulunmaktadır.

Irak, Kürdlere soykırım yapmış bir devlettir. Bu soykırım sürecini, sadece Saddam Hüseyin yönetimiyle ilişkilendirmek doğru değildir. Maliki yönetimi de, Maliki’den sonraki bugünkü yönetim de, Kürdlere soykırım yapabilir. Kendini güçlü hissettiği anda, Kürdleri zayıf bulduğu anda, bu soykırımı gerçekleştirebilir. Düşünelim ki, Saddam Hüseyin’den sonraki yönetimi bu soykırım konusunda, bir yüzleşmeye yanaşmamıştır. Yüzleşmenin olmaması, yine aynı sürecin düşünüldüğü, tasarlandığı anlamına gelir. Soykırımların, devletsiz halklara karşı gerçekleştirildiği yakından bilinmektedir. Böyle bir ilişkiler ağında, Kürdlerin genel çıkarlarına karşı, Irak’ın çıkarlarını savunmaları elbette yanlıştır.

Şengal Kürdistan toprağıdır. Kürdistan’dan koparılan alanlardan biridir. Peşmerge, günümüze kadar, (Aralık 2015) Kürdistan’dan koparılan bu alanların hemen hemen tamamında, denetim sağlamıştır. Fiili denetim. 140. Madde fiili olarak yaşama geçmiştir. Bu alanların, hukuki olarak da Kürdistan’a katılması, Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin önündeki önemli bir görevdir.

Şengal’i Kürdistan’dan koparmaya çalışmak, kanton kurarak, Şengal Ezidi İnşa Meclisi açarak Şengal’i Kürdistan’dan koparmak, Irak’a peşkeş çekmek yanlıştır. Şengal elbette özerk olmalıdır. Kürdistan’a bağlanması konusundaysa bir tartışma olmamalıdır. Şengal’in 2014 Ağustos’unda İŞİD’in eline geçmesini sürecinde, peşmergelerin tutumu eleştirilebilir. Bu eleştiri, sert, yoğun bir eleştirir de olabilir. Ama bunlar, Şengal’in, Kürdistan’dan koparılması, Irak’a bağlanması için bir gerekçe olmamalıdır. Kaldı ki, peşmerge, kısa bir süre içinde kendini toparlamış, ciddi bir savaş gücü olmuştur. Şengal’in İŞİD tarafından işgal edildiği ilk günlerde, Demokratik Birlik Partisi’ (PYD) ne bağlı YPG, HPG gerillalarının, Şengal halkına yardımcı olduğu, Ezidi halkın bir kısmının kurtarılmasını sağladığı bilinmektedir. Ama bunlar, Şengal’in Kürdistan’dan koparılması için, Irak’a bağlanması için gerekçe oluşturmamalıdır.

İran sık sık Kürd gençlerini idam etmektedir. İdamları vinçlerle halka teşhir etmektedir. Sanki vinç idamları teşhir için yaratılmış bir araçtır. Sık sık, salbur saçak Kürd gençlerinin idamlarını, idamların halka teşhir edildiğini izliyoruz. Böyle bir ortamda, Kür/Kürdistan çıkarlarına karşı, İran’ı savunmak, Kürd/Kürdistan kurumlarını zayıflatmak, İran’ın çıkarlarını savunmak aklın alacağı bir iş değildir.

1966’da, Mele Mustafa Barzani Türk Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay’a bir mektup yazmıştı. O mektup, açılmadan, okunmadan, iade edilmişti. Bu, “Sen kim oluyorsun da bana mektup yazıyorsun…” şeklinde aşağılama dolu bir tutumdu. Başkan Mesut Barzani’nin 2015, Aralık ayı ortalarında, Ankara’ya gerçekleştirdiği resmi ziyarette, Kürd bayrağı Çankaya semalarında da dalgalandı. Bunun da önemli bir gelişme olduğunu vurgulamak gerekir.

Kürdler, Kürdistan Bölgesel Yönetimi, Türkiye ile ekonomik, ticari ilişkiler geliştirebilir, ama askeri ilişkiler geliştirilmesinden uzak durmak gerekir.

Şehirlerin, şehide yaşayan insanlarla birlikte korunması veya kurtarılması gerekir. Şehirdeki yoksul insanları göçmen yaparak şehri korumak veya kurtarmak anlamlı olmamaktadır. Kürd şehirlerindeki hendek sürecini bu çerçevede değerlendirmek gerekir.

Kürd/Kürdistan sorunlarının Kürdler arasında tartışılması önemlidir. Ama bu tartışma sürecinde, Kürd siyasal hareketinin temsilcilerinin, dili, üslubu, siyasal İslam’dan, soldan, Kemalizm’den farklı olmalıdır

Demokratik bir tartışma ortamının yaratılması önemlidir. Sonsöz her zaman liderde olmamalıdır Liderler de demokratik tartışma ortamından etkilenmelidir.

Resmi ideolojinin bilincine varmak önemlidir. Resmi ideoloji Türk devlet yönetiminin, Türk siyasal hayatının en önemli kurumudur. Devlet, vatandaşın neler düşüneceğini, hangi kavramlarla düşüneceğini vaaz eden bir dil ve üsluba sahiptir. Resmi ideoloji budur. Düşün hayatını, bilimi, sanatı yönlendiren, devletin bu tutumudur. Kürdlerin, Kürd siyasal hareketinin düşündüğü, tasarladığı toplum modeli böyle olmamalıdır, demokratik olmalıdır. Bunun mihenk taşı ifade özgürlüğü, özgür eleştiri ve basın özgürlüğüdür. Kürd/Kürdistan sorunlarını, resmi ideolojiden bağımsın olarak düşünmek çok önemlidir.

Tartışma, özgür eleştiri insanı özgürleştirici bir özelliğe sahiptir. Eleştirel düşüncenin gelişmesi için elverişli bir ortamın yaratılması önemli olmalıdır.

Barış, yüzleşme, müzakere taleplerinin yerine getirilmesi gerekir. Ama, Kürdler, kendi aralarında gerçekleşmesi gereken, barış, yüzleşme, müzakere süreçlerini önemsemedikleri müddetçe, devlet de, Kürdlerden gelen bu talepleri önemsemez. (x)

(x) Bir önceki, İBV Hewler Temsilciliği yazısında, önemli bir kusur olmuştur. Hewler Temsilciliği’nin açılışına, Diyarbakır temsilcimiz Ahmed Kani de katılmıştır Ahmet Hoca, Diyarbakır’dan Hewler’e kütüphane için koliler dolusu kitap getirmiştir. Ayrıca, Ahmed hoca, bütün etkinliklere, Barzan, Duhok, Şengal gezilerine, Diyarbakır temsilcimiz olarak katılmıştır. Yazıda bu durumun belirtilmemiş olması şüphesiz eksikliktir. Ahmed hocamızdan özür diliyorum.

İBV Hewler temsilciliğinin açılışına, başta Vakıf Başkanı İbrahim Gürbüz olmak üzere, bütün arkadaşların büyük katkısı olmuştur. İsak hocanın, Serhat Tepe’nin, Ahmed Önal’ın, Ruşen Arslan’ın katkısı büyük olmuştur. Duhok Üniversitesi’nde, İsmail Beşikci Sosyal Bilimler Merkezi’nin oluşturulmasında arkadaşların rolü büyüktür.

Bunlar, Vakıf Başkanı İbrahim Gürbüz’ün geziyi anlatan yazılarında da belirtilmiştir. Bu yazıların birlikte okunması, değerlendirilmesi daha doğrudur, kanısındayım.

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
15771 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:13:08:58

İsmail Beşikci

Yazarın Önceki Yazıları

Karakoçan (Dep) ve Yayladere (Holhol) İle İlgili İki Kitap Uludere (x) Newroz 2024 Akre Üç Kitap Hazro Beyleri Simurglar Mehmet Bayrak’ın Kürt Kimliği Mücadelesi Şeyh Said Direnişi İle İlgili İki Kitap Diyarbakır Kitap Fuarı 2023 Ermeni ve Rum Mallarının Türkleştirilmesi Ehmedê Xanî’nin Hatırası Üzerine Abdurrahman Önen-Erdnîgarîya Kurdistanê Kürtler ve Güller Cilt 3 ‘49’lar’, ‘55’ler’, ‘23’ler’ … 'Yaşamın Kıyısında' Behdinan, Barzan, Milli Lider Suyu Arayan Halklar Aşiretten Ulusallığa Doğru Kürtler(II) Suyu Arayan Halklar Aşiretten Ulusallığa Doğru Kürtler Yüzüncü Yılında Lozan Antlaşması Son Kız ‘Deniz’in Ütopyası’ Üzerine Rudaw TV Stockholm Kürd Sürgün Müzesi Üzerine Düşünceler Lozan Konferansı, Kürdler ve Kürdistan II Lozan Konferansı, Kürdler ve Kürdistan Diaspora Kürdleri Mele Mıstefa Barzani Ulusal Müzesi Rovîyê Xasûk Barzani ve Kürt Ulusal Özgürlük Hareketi III Kendi Kendini Yönetme Hakkı ‘Ayrılıkçı Yazılar’ Peywend Yayınları Duhok Üniversitesi’nin 30. Yılı Ahamenişlerden İran İslam Cumhuriyeti’ne II Kürtçülük Ahamenişlerden İran İslam Cumhuriyeti’ne Kürd Aydınları II Bedirhan Epözdemir’in Anıları Seyidlik-Şeriflik Kürdizade Ahmed Ramiz Medreseler-Üniversiteler Medya Kitabevi Birleşmiş Milletler ve Kürdler Mülteci Yaşamlar Öncü Bir Kürt Aydını 59 Yıl Sonra Şemdinli Kemalizm Ve Kürd Ulusal Sorunu III Ortadoğu Bir Ailenin Son 200 Yıllık Tarihi Tarih Okumaları, Kürdlerin Hikayesi Hewler’de, Soran’da ve Cambridge Koleji’nde Konferans Theodor Herzl Bize Ne Anlatıyor? Aforizmalar Son Yolcu Irkçılık Hakkında … Aydınlar Hakkında… Latife Fegan’ın Anıları Adil Yargılama/Yargılanma Mümkün mü? Kürd Aydınları İlim-Bilim Kürdçe Derslerinin Önemi Yaş 83…* Mezopotamya Uygarlığında Hakkari Kemalizm Ve Kürd Ulusal Sorunu - II Bediüzzaman’ın Hançeri Doğu-Güneydoğu Dernekleri Platformu* Destar Kitap-Kafe Kürdistan’ın Güney'ine Seyahat Kürd Tarihinin Yazılı Ana Kaynakları Bingöl-Van Gezi İzlenimleri Göbekli Tepe Hakkında… Güvenlik Munzur Çem’in Anıları Derve Cendere II Saatin İçindeki Sır Mehmet Öncü Kitapları Zarema, Yahudi Devleti Juli’nin Sesi ‘Ateşte Doğanlar’ Kadri Hoca… Kürt Hâkim Alevilik Üzerine II ‘Aleviler ve Sosyalistler’ Kitabı Üzerine Uygur Türkleri Başkanlık Seçimleri, ABD Üniversite Raporu OFra Bengio’nun Kürd Liderlere Eleştirisi Dr. Said Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nde Maaş Sorunu… Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nde PKK-Haşdi Şabi İşbirliği Ama Onlar Kardeştiler… Mustafa Suphi ‘Kürdistan Ortadoğu’nun Polonya’sıdır’ İSkan Tolun II Kürt Dil Hareketi (Harekata Zımanê Kurdî) II ‘Doğumun Ölümü’ Kürt Dil Hareketi (Hereketa Zimanê Kurdî) Kürdistan Bayrağı’nın ve KDP Binasının Yakılması Üzerine… Ermeniler, Kürdler, Azeriler Devrimci Doğu Kültür Ocakları Eylül 2020 Kürdler-Kürdistan Bir AİHM Başkanı Halepçe arşivlerinin yakılması ve KDP’ye saldırı Devran İskan Tolun Woodrow Wilson Harf Devrimi’nin Kürdler İçin Anlamı Mehmet Elbistan Kürtler, Şehir Şehirlileşme ‘Kürt Çalışmaları…’ Zini Gediği Katliamı Kürd Tarihini Kürdlerin Yazması… ‘Kürtlerin Kürt Olmama Hakkı’ II ’Kürtlerin Kürt Olmama Hakkı’ Değinmeler-2 Irkçılık Üzerine Seyid Ahmed Cebari Şengal, Afrin Mustafa Selîmî Kemalizm ve Kürd Ulusal Sorunu Orhan Kotan’ın Şiiri Leylan - II Kürt Meselesiyle İlgili Bir Projen Var mı? Leylan Xwebûn Orta Karadeniz’de Etnisite İlişkileri Alevilik Üzerine… Güvenli Bölge Duvarımızı Yapamadık… Doktor Said Alevilik ve Tarihi Bitlis ve Ahalisi 1916 Kürd Tehciri Bir Diplomatın Anıları Xızır Nasıl Ali Oldu? Kürd Tarihi Üzerine Gözlemler Adıyla Çağırmak Kürdistan’ın Güneyinde Soykırım Kürdlerin Tarihi Milliyetçilik Üzerine Hong Kong, Kürdistan ‘Kürtlerle Türkler’ Ortadoğu’da Devletlerin Kurulması Abdurrahman Qassemlu’nun Katledilmesinin 30. Yıldönümü Üniversitenin Bilim Anlayışında Temel Sorunlar Cumhuriyet, 19 Mayıs 2019 'Özgürlük İçin Sanat' Helsinki’de Sosyal Forum Teknoloji, Bilim, Eğitim Milletler Cemiyeti Döneminde Kürdler/Kürdistan Hewler - Duhok - Zaho Bir Tartışma Üzerine… Dönemin Romanları Eleştirilerin İzinde Rêya Heqîyê (Alevilik) ABD Ziyareti - IV ABD Ziyareti - III ABD Ziyareti - II ABD Ziyareti - I Berlin’de Dersim 37-38 Paneli Başur’da Siyaset Duhok-Hewlêr Gezisi Kürdçe Yasaklarının İşlevi ‘Aleviliğin Doğuşu’ II ‘Kimliksiz Çığlıklar’ Türkiye’de Adalet Arayışları 'Aleviliğin Doğuşu' Kürdlere Soykırım… Moskova’da Kürd Konferansı Cevat Geray’a Sevgi… Bilim Ahlakı Mahallenin Arkadaşları Selahattin Demirtaş’ın Şarkısı Canip Yıldırım Kütüphanesi Devşirmeler ve Devletsizler Dağ Kavmi - II Adaylar… Dağ Kavmi -I Geleceğini Belirleme Hakkı ve Kürdler Farhad Daftary, Şiilik Alevilik Şiizm ‘Türklük Sözleşmesi’ Timure Halil Hakkında … Düşmanlarını Sevindiren Bir Halk… Celal Talabani... Kürdler Zoru Başardı… Bağımsızlık... Güvenlik... Domino Etkisi Referandum-Bağımsızlık Tartışmaları Danimarka Seyahati Sekesûr’da Kürd-Alevi Soykırımı İnsanlık Araştırmaları Merkezi Fahriye Adsay’ın Eleştirileri Üzerine… Bir Kürd... İki Kürd... Üç Kürd Yezda... Ermeniler, Kürdler… Yeni Bir KDP Kurma Çalışmaları Hasta Adam Avustralya Gezisi Hayatımdan Kesitler Birey Toplum İlişkileri Peşmergelik Yüce Bir Değerdir Kaderine Küsmek Kürd Halkının, Kürdistan’ın Başı Sağolsun… Kürdistan’ın Hayırlı Evladı Doktor Said Suriyeli Mülteciler Parlamento Milli Düşünce Sempozyumu Desmond Fernandes Kürtlerin Bulunduğu Ülkeler Bölünemez!... Kürtler Ne İstiyor? Eşkiya 28 Devlet Bağımsız Kürdistan’ı Tanımayacak... Devlet, İslam, Kürdler ve Darbe Pencinarîler II Pencinarîler I Azim... 'Afrika Edebiyatı' Üzerine… Yaresan (Ehl-i Hak) Rêya Heqîyê, Ezdan Zağros’un Ötesine… Süleymaniye Merkez Güvenlik Karargahı 'Peçar Tenkil Harekatı/1927' Üzerine Birkaç Söz İttifaklar Mahmut Yeşil’e Sevgi… Tunceli Kanunu, Getirdiği Esaslar ve Devletin Asimilasyon Planları Yakındoğu’nun İmhası ve Pontus Sorunu Keşiş’in Torunları Dersimli Ermeniler Anlıyorum Ama Konuşamıyorum 1128 Akademisyen Yaşar Kaya Alevilik... Elveda Güzel Vatanım Alevilerin Kitabı Uluslararası Barışı Kurma Çabaları, Kürdler/Kürdistan III Uluslararası Barışı Kurma Çabaları, Kürdler/Kürdistan II Uluslararası Barışı Kurma Çabaları, Kürdler/Kürdistan (I) Komkurd-An Nelson Mandela - Aziz Sancar İBV Hewler Temsilciliği 558. Oturma Şengal’i Ziyaret Şengal TBMM Kürdlerde/Kürdistan’da Ana Sorun Özyönetim Üzerine... Norveç Seyahati Alaine Tuoraine’e Eleştiri Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nde Yönetim Zaafları Güneşin Krallığı Keyakisar Barzani bir dönem daha görevde kalmalıdır Temel şart Kürdistan Ordusu! Girê Spî'nin Kurtarılması... Üniversitenin Ana Sorunu Mardin: Hüzünlü Kent Alevilik-Müslümanlık Osmanlılar ve Acemler Arasında Kürdler İslam’ın barış, huzur, adalet ve eşitlik anlayışı Kerbela’da son buldu Kürd Kültürü Neden Yağmalanıyor? Kürd Êzidîlerin Azizesi 'Begê' İki Olay Üzerine Düşünceler Barış ve Çözüm Süreci - III Eleştiriler Ev Jin û Mêrê bi Maskê Barış ve Çözüm Süreci - II Murat Bozlak’a sevgiler... Barış ve Çözüm Süreci… Rejim, İslamileşme, Kürdler/Kürdistan Alman Şarkiyatçı Dr. Friç Soykırımlar ve Devletsiz Halklar IŞİD’in Zuhuru Şeyh Ahmet, IŞİD Saldırıları ve Osman Baliç'in Katili Ulusların Kendi Geleceklerini Tayin Hakkı ve Kürdler/Kürdistan Bitlis Anıları, 1960’lı Yıllarda Bitlis’de Yaşam Uluslararası Bitlis Sempozyumu Barzaniler Değinmeler İfade Özgürlüğü ve ABD Türk Siyasal Kültürü Üzerine… Birleşik Krallık, Fransa, Kürdler/Kürdistan Anti-Kürd Uluslar arası Nizam Kürd/Kürdistan incelemelerinde temel soru... Ulus İnşa Sürecinde Dilin Rolü Mustafa Barzani'yi sevgiyle anıyoruz Düşün Hayatında ve Edebiyatta Kurumlaşmalar Yakındoğu’nun İmhası,1915 Ermeni Soykırımı ve Hrant Dink’in Katledilmesi Resmi İdeolojinin Temel Özelliği Roboski – Goyiler Türk-İslam Sentezi ve Kürd Sorunu Kürdistan sorunu her şeyden önce duruş sorunudur Barış
x