Kürtlere ve HDP’ye saldırıların derinliği!

KCK, Kürdistani parti ve gruplar, şahsiyetler, aydınlar ve herdüzeyde Kürdistan’ın gelişmesine katkıda bulunmak isteyen herkes çabalarınızı ortaklaştırınız. Kürdistani ortak akıl ve politika oluşturmaya yanaşınız. Yoksa hepbirlikte yanarız.

*Kürtlere ve HDP’ye yapılan ırkçı-faşist saldırların karşısında durmalıyız..

Bu ırkçı ve falist saldırılar Kürdistan ve Kürtlere karşıdır. Kimin şahsında ve kim gerekçe gösterilerek yapılıyorsa yapılsın, hepimizin ve herkesin bu saldırıları karşılamak görevi ve sorumluluğu vardır.

Kim elinden ne geliyorsa meşru direniş ve savunma temelinde karşılık vermekle yükümlüdür.
Gerekçelere sığınmak hiç kimseye düşmez.
Eleştirilerimiz olabilir, ama sömürgecilerin bütün partileri, ırkçı-faşist topluluklarıyla Kürtlere ve Kürdistan’a, Kürdistanlılara karşı yürüttikleri her düzeyde saldırı politikasını göşüslemeliyiz.

Sömürgeci işgal ordusu, polisi, özel harekatçıları, her türlü işgalci tecavüzcüleri ve kısaca devlet Kürdistan’da topyekün saldırıya geçmiştir.
Öte yandan Türkiye metropollerinde devlet ırkçı ve faşist toplulukluları Kürtlere ve HDP binalarına karşı ırkçı ve soykırımcı provalara teşvik etmektedir.
Kürdistan ve Türkiye metropollerinde yapılanların sorumlusu devlettir ve AKP iktidarıdır.

*5-6 Eylül olayları gibi soykırımcı ve tecavizcü saldırılar vardır...
5-6 Eylül olayları ile Üstanbul vb yerlerde kalan Rumları sürdüler, işyerlerini tahrip ettiler, göçertmeye mecbur bıraktılar.
Şimdi Kürtlere ve HDP’ye karşı yapılanlarda bir benzerdir. Daha ileri giderseniz sizede aynısını fazlasıyla yapacağız demektedirler.

HDP binasına polis Türk bayrağı asıyor. Gerekçesi ise saldırıya gelen ırkçı kitleyi yatıştırmak içindir. Kürtlerin sivil direnişlerini Cizre vb yerlerde ise devlet katliamla bastırıyor, abluka altına alıyor.
Diyarbakır ve Dersim otobüsleri vb taşlanıyor, saldırıya geçiriliyor, fiilen çalıştırmak istemiyorlar. İlerisi bunların yerine Türk taşımacılığını koyacaklar.
Kürt işyerleri tahrip ediliyor. Rum ve Ermenilere de böyle yaptılar. Mallarına el koydular. Göçertirerek ve katlederek onların yerine alanı Türk burjuvazisine açtılar.
Türk metropollerinde birçok yerde HDP binaları hedef yapıldı. Kürtler çeşitli yerlerde dövüldü ve linç edilmeye çalışıldı.
Bunları yaşayarak insanlarımız görüyor.
Erdoğan Kemalistlerin islamcı devamıdır. Bunların hepsi ırkçıdır, faşisttir. Sorun öteki halklar ve topluluklar olunca hemen onlara karşı devletin MİT’ini, itini ve ordusunu ve sivil kuruluşlarını harekete geçirirler.
Hiç kimse bu olayları bazı gruplar ve ırkçılar sadece yapıyor yanılgısına kapılmamalıdır.

Bu politika sömürgeci ve işgalci, ırkçı politikadır.

*Kürdistandaki ordu ve polis ve bütün devlet kuruluşları, resmi din vb hepsi işgal güçleri ve kurumlarıdır.

“Ordumuz, polisimiz, onlarda canlarımız, çiğerlerimiz, kardeşlerimizdir” edebiyatı bayatlamıştır. Bunca Kürdistan Ulusal Kurtuluş mücadelesinden sonra bunu yeniden gündemleştirenler gaflet içindedir. Sömürgecilikten kurtulmadığımız sürece süren acıların hiç biri bitmez.

Hele devletsizliği yaşamak ve istemek en büyük hastalıktır. Türklerin ne hakları varsa Kürdistan’ın ve Kürtlerinde o hakları olacaktır.
Kürdistan’da ve metropollerde saldıranlar sömürgeci devletin güçleridir.

*KCK bir adımda sen at....
Bu gün eleştiri yapmayacağım. Savaş tarzınıza ve özyönetim ilan etme yöntemlerinize eleştirilerim var. Başka zamana..

Kürtler saldırı altındayken akıllı yaklaşmanızın zamanı gelmedi mi?

Sağda solda diğer “bağımsızlık ve federasyon, özerklik vb isteyen Kürdistani güçler nerede” diyenler var, kullanılış tarzı yanlış ve ama onlardan direniş ve mücadele beklemek doğrudur.

ir adım atın ki, TC nin saldırılarına bütün Kürtler birlik içinde karşılık versin.
Kürdistani güçlere barış ilan edin, buzları eritin, sıcak yaklaşım sergileyerek aynı cephede, Kürdistani cephede yer almanın önünü açınız.
Başkalarına yaptıklarınızın yarısını yapsanız yeterlidir.
Birçok şey yerli yerine oturur.

Bu kez işlerin çok ciddi olduğunun sanırım farkındasınız.

*KCK dışındaki Kürdistani güçler bir adım da siz atınız...
Halkımızı ve ülkemizi savunmak herkesin görevidir. Sivilden tutalım demokratik, barışçı ve meşru savunma içerikli her direniş Kürdistan ve Kürtler için geçerlidir.

Herkes gücü oranında mücadeleyi omuzlamalıdır.
KCK ile ortak noktalarda uzlaşmak çabalarını eksik etmeyiniz.
Diyeceksiniz ki, “KCK kürdistani güçleri almıyor, Türkiye ye yöneldi”, bu doğru olsada işlerin havası giderek değişiyor.
KCK’nin de ve sizlerinde boyunu aşan gelişmeler var. Kürdistan’a ve halkımıza saldırılar yoğun.
Sadece KCK’nin adım atmasını beklemeyiniz, sizde adım atınız...

*Ortak seçim ittifakı oluşturmanın zamanıdır
Kürdistan daki bütün güçler ortak seçim ittifakını gerçekleştirmesinin zamanı gelmiştir.

Böyle bir ittifak, Kürdistanlıların ve halkın ortak direnişi ve dayanışmasının yollarını önemli oranda açar.

Önümüzdeki günler önemlidir.
Bunlarıda kaçırmayalım....

[email protected]

Dursun Ali Küçük-11.9.2015