Batı Kürdistan federasyonu: Düşman ve dost aynalardan görünenler

[*]Bu günlerin öncellik konusu Batı Kürdistan “Kuzey Suriye” federasyonudur.

Her şeyden önce Batı Kürdistan federasyonu -adı ne olursa olsun- ilanını selamlıyor ve kutluyorum.

Kantonlardan federasyona geçişi önemli bir adım olarak görüyorum.

Daha önce Batı Kürdistan ile ilgili bütün makalelerimde Kürdistan federasyonlaşmasını yani kantonların birleştirilip federasyona götürülmesini sıklıkla vurguluyordum.

[*]Kürtlerin her partisi ve kesimi Batı Kürdistan (Rojeva) federasyonlaşmasını selamladı ve destek verdi.

PYD’nin bundan çıkarması gereken sonuç şudur: Demek ki her parçadaki Kürtler, Kürdistani partiler, KDP ve YNK, Kürdistan federasyonu başkanı Musut Barzani vb hemen herkes Batı Kürdistan federasyonlaşmasının yanında olduğunun altını çizdi.

PYD’ye düşen, demokrasi ve demokratlığını Kürtlere göstermek ve çoğulcu sistemi benimsediğini ilan etmektir.

Ve hiç zaman geçirmeden ENSK ile anlaşmaktır veya daha önceki anlaşmaları yürürlüğe koymaktır.

Ayıptır, demokratik Suriye Meclisi başkanı yaptığınız zat Rojava Kürdistan’ının federasyonlaşmasını onaylamadı. Bu ve bunun gibilere ve Suriye’nin demokratikleşmesine bu kadar demokrat olacağınıza yanı başınızdaki kardeşinize kapınızın komşusuna demokrat olunuz ve hiç zaman geçirmeden birlik kurunuz.

Zira Ortadoğu Kürtler sofrasında yem olmakta vardır. Bunu hiç bir zaman unutmayınız.

Şu demokrat olmayan Suriyeli kuzulkurtlara taviz vereceğinize, bari Kürtlere taviz veriniz. Aslında tavizde vermiyorsunuz, çoğulculuğa uyarak ENSK vebenzerlerini de birlik temelinde yanınıza alınız ve yanyana olunuz. Birlikten güç doğar ilkesini uygulayınız...

Tekçilik ölümcüldür. Bunu unutmayınız.

[*]Aynadaki dostlar ve düşmanlar:

AB, TC’ye taviz vermek anşlaşması (göçmen) yaptı. Merkel son aylarda ve seçim öncesinde Erdoğan ve Davutoğlu ile sıkça pozlar verdi. Bunlar hiçte hayra alamet değildir. Aynada Almanya şimdilik kötü görünüyor. ABD ve İngiltere birbirine uyarlar. Fransa onlardan geri kalmaz. Rusya Ortadoğu denkleminde yerini almaya başladı.

Musul operasyonu öncesinde Kürdistan federasyonuna silah yardımlarına bulunmaya başladı.

ABD aslında PYD ve YPG ile ve yine ENKS ile doğal müttefiktir.

Federasyon İlanı Dost ve Düşman Görünen Herkesi Boşluğa Düşürdü

Şimdi kartlar yeniden karılıyor.

Kürdistan parçalarında Kürtler Batı Kürdistan federasyonlaşmasını desteklediler ve yanında olduklarını gösterdiler.

a-Esad her defasında PYD ve YPG’nin sırtınını sıvazlıyordu. Şam yönetimi hemen ve hemde çok zayıf durumda olduğu halde hemen federasyona tepki gösterdi. Bırakalım federasyonu hiç bir özerklikten yana olmadığını ilan etti.

Bundan çıkacak sonuç: Güçlendiğinde federasyon ilan eden Kürtleri vuracaktır.

O halde Şam yönetiminin bu politikası ve zihniyeti unutulmamalıdır. Sözde “dost” görünüyordu bazılarına ama düşman çıktı.

Aman ha aman: Şam yönetiminin ipiyle kuyuya inilemez.

TC ve Suriye düşmandır. Kürdistan söz konusu olduğu zaman düşman kardeşlerdir.

Bu çıkarılması gereken birinci derstir.

b-TC zaten karşıdır. İçerdeki çeşitli olayları bahane ederek Batı Kürdistan federasyonuna saldırmak hesapları yapmaktadır. Davutoğlu’nun İran’a gitmesi bunun içindir. TC federasyon ilanına çok büyük tepki göstermedi. Buda beni şüphelendirdi. Gizli olarak anlaştılar mı acaba? Birileri Suriye’de federasyon olmayacağını kulağına mı fısıldadı?

Buda çıkarılması gereken ikinci derstir.

c-İran sesini fazla çıkarmıyor. Çünkü Esad kalır mı kalmaz mı bunun hesapları hala netleşmedi. Kalmaması daha büyük ihtimaldir. Kürdistan federasyonunun devletleşmesine sert karşı çıkan İran, Batı Kürdistan federasyonundan yana olamaz.

Buda sonuca varacağımız üçüncü derstir.

d-AB’nin tavrını ABD ve İngiltere önemli ölçüde belirler. AB sessiz kalmayı tercih eder şimdilik. Belki de o da karşılıklı tarafların onayına sığınır.

Bu da, dördüncü dersimiz oluyor.

e-Rusya tek başına Esad ve mevcut Şam yönetimine oynamayacağının farkındadır. Suriye Esad giderse de masanın önemli bir gücü oldu.

Batı Kürdistan federasyonu açıklamasını erken buldu ve Cenevre görüşmelerinde hal edileceğini söylüyor ve PYD’yi de oraya katmak için uğraşıyoruz ve anaysa ile hallolurdu gibisinden şimdiden muğlak demeçler verdi.

Anlaşılıyor ki ABD ve Batı’dan dayatma ve bu konuda ısrar gelirse ve bunu hissederse Rusya federasyondan yana olacaktır.

Politikasında uçları açık bırakıyor.

Buda çıkaracağımız beşinci derstir

f-ABD, federasyonu ve özerkliği onaylamayacağını ve karşılıklı taraflar isterse kabul edeceğini belirtiyor. Suriye’nin üçte biri hala IŞİD’in elindedir.

Üstelik Musul ve Rakka operasyonlarında YPG hala önemli bir güçtür. ABD ve PYD ve YPG fiilen müttefiktir.

Batı Kürdistan federasyonu yönetimi elinde önemli kozlar bulunmaktadır. Bunları değerlendirirse ABD ucu açık olan politikasını netleştirecektir.

Buda en önemli altıncı dersimiz oluyor.

g-“Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilci Staffan de Mistura, Suriye yönetimi ve muhaliflerin, ülkenin birliği, toprak bütünlüğü ve federalizmin konuşulmaması konularında anlaşmaya vardıklarını söyledi.” (1)

Ne kadar doğru bilemiyoruz tam olarak. Ama Şam yönetimi ve Cenevre’ye katılan Suriye “muhalifleri” de federasyona karşıdır.

PYD\'nin öncü gücü olduğu Suriye Demokratik Meclisi\'nin Eş Başkanı, tanınmış muhalif Heysem Menna\'nın da federasyon ilanına karşı olduğu ve toplantıya katılmadığı belirtildi.

Gazeteci Hasan Sivri, Menna\'nın Buğda Dalgası Hareketi\'nin yaptığı açıklamada \"Kürt partilerin toplantısı ve sonuçları bizi bağlamaz ve Suriye Demokratik Meclisine oldu bitti şeklinde dayatılmasına karşıyız\" dediğini aktardı.” (2)

Esad ve Şam yönetimini istemeyen Suriye “muhalifleri” söz konusu Kürtler olunca otomatikman anlaşıyorlar.

Buda Araplar içinde çoğunluk Kürdistan federasyonuna karşıdır.

“Yönetimi ve muhalifi” Kürtlere karşı birleşiyor.

Ve bunların hiçbiri ne demokratiktir ne de insan haklarından yanadır.

Unutmayın “demokratik Suriye” de bunlar vardır. Çoğunluğu bunlar temsil etmektedir.

Buda çıkarılması gereken yedinci derstir.

Kürtler Sımsıkı Kenetlenmelidir

O halde:

Bu tür adımlar Batı Kürdistan federasyonun resmi olarak tanınmasını güvenceye alır.

Newroz’a doğru bu adımların atılması çok anlamlı olacaktır.

Hep birlikte ve beraber Batı Kürdistan federasyonunun resmiyet görmesini ve uluslararası alanda tanınması ve buna göre anlaşmalarda yer alması için çalışalım.

Batı Kürdistan federasyonu hayırlı olsun.

Ama daha işin başındayız.

Yapılacak çok işler var…

[email protected]

Dursun Ali Küçük-19.3.2016