IŞİD, Kobanê, İslam ve Uygarlık

Kobanê bunu fazlasıyla hak etmiş bir direniş destanına sahip. Şimdiden dünya basınında çıkan, yorumlar, yazılı ve görsel haberler, fotoğraflar, proğramlar, şehitlerin fotoğraf ve görüntüleri, direnişi anlatan tüm objeler, kendi imkanlarıyla yaptıkları silahlar, zırhlı araçlar toparlanmalı ve yapılacak görkemli bir müzede segilenmelidir. Adı da ‘<b>Kobene Direniş Müzesi</b>’ olmalı.

Aydın Dere

01.02.2015, Paz | 13:55

IŞİD, Kobanê, İslam ve Uygarlık
Makaleyi Paylaş
Aylar süren bir direnişle kanlı bir destan yazıldı kadim zamanlardan kalma halkımızın kan ve ateşten nakış nakış Kobanê öyküsü... Kobanê 134 gün süren muazzam bir direnişle özgürleşti, 1400 yıldan kalma tarihin mahzen yaratıklarından temizlendi. Kobanê’nin mutlak kazanacağına inanıyorduk çünkü yıllardır savaş tecrübesi edinmiş gerillanın öncülük yapmasının yanısıra Peşmerge’nin ve uluslarrası güçlerin de silah ve hava desteğini zafer için belirleyici oldu.

Kobanê Kürdlerin kadim yurdu. Her etnik gurubun dili ve kültürü ile yaşayabileceği ve yönetimde yer alabileceği çoğulcu demokratik bir sistem kurulmuştu zorlu koşullarda. Gerilla ve Peşmerge birlikteliği ile yüzlerce şehit pahasına kent kurtarıldı fakat kent bir harabeye döndü. Bu savaşta Kaybedenler salt İŞİD değil, Türk devleti ve Arap milliyetçiliğine dayanan petrol sermayesidir de. Lakin tehlike bitmedi Kerkük, Musul, Şengal ve Rojeva’da direnişler fırtına gibi sürüyor. Peşmerge Güçleri, Kerkük\'ün güneyindeki IŞİD\'e ekonomik kazanç sağlayan Habbaze Petrol Kuyularını ele geçirerek örgüte ağır bir darbe vurmayı başardı. Dikkat edilirse savaş sadece Kürdistan sınırlarında bir boydan diğer baya kadar sürüyor. Hedefte Kürd halkının devlet olmasını engellemek var ve mümkün ise Kürd halkını tar û mar etmek...

1400 yıl önce Arap yarım adasından başlayan ve bugünkü İŞİD’i aratmayan evrim geçirme yapısından yoksun bu zihniyet sürekli toprak kazandı. Cebren girdiği yerlere atom bombası atılmışcasına insani değerlerin ve yeni bir uygarlığın yeşermesine fırsat tanımadı. Cinselliğe, hırsızlığa, yolsuzluğa ve apsürt vaatlere dayanan saçmalıklar sinsileleriyle kafa kesme, tecavüz ve dehşet saçan korku yöntemleriyle önlerinde kimse duramıyordu. İşte bunun için Kobanê zaferi çok önemlidir. Tarihte ilk kez bu barbarlar arkalarında binlerce ceset bırakarak kaçıp gittiler Kobanê’den.

Bir coğrafyanın uygarlık düzeyi kadının sahip olduğu haklarla ölçülür. Kadını ganimet ve cinsel bir obje olarak gören, kadının erkeğin kaburgasından yaratılan eksik yaratıklar olduğuna inanacak kadar da ahmak olanlarla savaş kolay değildir. Cariyelik ile tecavüzü mubah sayanlar gerçek sevginin eşit ve saygın ilişkilerde olduğunu bilmezler. Tarih boyunca bu zihniyetin girdiği coğrafyalarda uygarlığın gerilediğini görüyoruz. Yazıyı, matematiği başka uygarlıklar bulurken onlar kötülüğe kullandı. Mimariyi onlar geliştirmedi fakat tarihe ışık tutan arkeolojik devasa eserleri yok ettiler. İnsan ufkunun genişlemesi ve hayatın gözelleşmesinin temel dinamiklerinden sanatı yasaklayıp yakıp yıktılar. Daha geçenlerde Babil surlarını ve farklı inançlara ait binlerce yıllık ibabethaneleri havaya uçurdular. Tecavüz ve kelle kesme bunların sosyolojik inanç kotlarında var.

Mısır uygarlığı Arap ve İslam değildir. İslam öncesi Mısır uygarlığı 3 bin küsür yıllık insanlık tarihinin en önemli uygarlıklarından birini yaratmıştır. Arap istilasıyla aradan 1400 yıl geçmesine rağmen bırakalım o devasa uygarlığa katkı sağlamayı, varolan uygarlığı bile yağmaladılar. Irkçılık, etnik ve dinsel soykırımların ardı arkası gelmedi. Bundan dolayı Kobanê, Şengal ve Kerkük direnişlerinin önemi çok büyük. Bu nedenle Kürd halkının siyasal birliği tarihsel bir sorumluluk ve zorunluluktur. 1400 yıllık İnsanlık tarihinde ardı arkası gelmeyen istilalar ilk kez engelleniyor ve insanlık coğrafyamızda demokrasiye, eşitliğe dayalı yeni bir uygarlığa ev sahipliği yapacak ve Mezopotamya beşiklik yaptığı kadim uygarlığı yeniden doğuracak.

İnsanlık tarihi boyunca, uygarlıklar iki temel ayak üstünden gelişti ; biri bilim, diğeri sanattı. İkisi de özgür alan, özgür düşünmeyi ve özgürce bir yaratım ister. Özgürlüğün olmadığı bir yerde hiç bir üretim ilişkisi sağlıklı gelişemez. İşte Batı’yı bugün kü modern uygarlık düzeyine hızla getiren yeniden doğuş süreci olan Rönesansın öyküsü de böyle gelişti.

Kobanê ile başlayan tüm bu önemli tarihsel gelişmelerin ve görkemli direnişin temelinde birlik var. Peşmerge ve Gerilla birlik olmasaydı bu denli güçlü bir direniş sergilenmez ve başta Batı ve ilerici insanlık bize güvenmez ve gereken desteği sunmazlardı. Şimdi bu yalın realiteyi daha da güçlendirmemiz ve kurumsallaştırmamız gerekecek. İki gücün birbirinden öğreneceği ve biribirini tamamlayabileceği sosyolojik ve politik rasyonalitesi var. Birisinin uluslararası dayanakları, diğerinin farklı devrimci özelliklerinin birbirini tamamlaması muazzam bir sinerji yaratıyor. Bu güç Ortadoğu’da Kurulması gerekli ve zorunlu olan Kürdistan devrimini yapmaya muhtedirdir ve tarihin de bizden istediği budur.

Kobanê\'de Direniş Müzesi Yapılmalıdır

Bern konferansında saygıdeğer Salih Müslüm’e bu önerimi yaparken makul karşılamıştı. Doksanlı yıllardan itibaren Ö. Politika ve Gündem gazetelerinde dünyada ziyaret ettiğim müzeleri yazmıştım. Ortadoğu her alanda olduğu gibi bu konuda da çok geri. Batı insanlık izlerinin ve yarattığı değerlerin kıymetini biliyor ve bunları tür, alan ve kategorik olarak koruyor ve sergiliyor. Bu anlamda müzeler insanlığın objel hafızalarıdır. Bu işin erbabı bir komite imkan verilirse Kobanê’de dünyanın çok önemli bir direniş müzesi yapılabilir. Kobanê direnişiyle yapılacak müzeye fon bulmasını da kolaylaştırmıştır.

Kobanê bunu fazlasıyla hak etmiş bir direniş destanına sahip. Şimdiden dünya basınında çıkan, yorumlar, yazılı ve görsel haberler, fotoğraflar, proğramlar, şehitlerin fotoğraf ve görüntüleri, direnişi anlatan tüm objeler, kendi imkanlarıyla yaptıkları silahlar, zırhlı araçlar toparlanmalı ve yapılacak görkemli bir müzede segilenmelidir. Adı da ‘Kobene Direniş Müzesi’ olmalı. Müzede ki yazılı ve görsel tüm anlatımlar Kürtçe, Arapça, Farça,Türkçe ve İngilizce olmalıdır. Genç kızlarımızın ve kardeşlerimizin bu destanını yüreklerimize ve beyinlerimize kazımalıyız; bir de gelecek kuşaklara ve insanlığa görkenli bir müzede sergilemeliyiz.

[email protected]

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.

8517 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:21:18:57

Aydın Dere

Yazarın Önceki Yazıları

2021’DE ASİL RUHA ULAŞMAK Nasıl bir ulusal tavır? Kürdler ve Uluslararası İlişkiler ZİMAN MİROV Û HEBUN - DİL İNSAN VE VAROLUŞ Medeniyetler Çatışması ve Kürdler CORONA 19 SAVAŞÇILARI (1) Ezidiler’in çığlığı Kürdistan Davası Yeniden Doğuş Süreci ve Rojava Kürtler ve İdealizm Diriliş Ulus nedir ve Kürdlerin Uluslaşması Devletsizliğin Bitmez Azabı Ne olacak bu sefil ahvalimiz? Duh, îro gringî û pîrozîya Newroz'ê Sizlerden özür diliyorum Efrinli çocuklar Hollanda ve Kürdler Efrin ve uluslararası ilişkiler Efrin ya Kazanacak, ya Kazanacak! Londra’yı Gezerken... Dayan… Güneş Doğacak Üstüne! Kerkük ve Bağımsızlık! Yasaklı Dilin Yazarı Mehmed Uzun Eski Aydınlıkçı Ahmet Nesin Kime Çalışıyor? Ne Yapmak İstiyor? Hırvatistan Bağımsızlığın Mutluluğunu Yaşıyor İlk kez Birleşmiş Milletler'de Alevilik Tarih Lanetleyecek Hepimizi! Kutlu Doğum Haftası! Halepçe, El Enfal ve Devletleşmek Sağlıklı Bir Ulus Olmak İstiyorsak Düşünce Sistemin Bozuksa... Kürdler Neden Tuhaflaştı? 21. Yüzyılın 'Kürdistan yüzyılı' olacağı noktasında ortak bir düşünce var. Anadilin Ölümü Bir Halkın da Ölümüdür Sur'da Suriyeliler Seçmen Oldu, KCK Nerede? Çılgın Bir Plan Bir Kayıp Feryadı Türk Parlamentosu'ndan Ayrılma Zamanı Gelmedi mi? Kolombiya'da Savaş ve Barış Ahmet Altan ile Bir Anı Bir Röpörtaj... Kurtuluş Darbe ve Kürdler Günahkarız Yazıtlar Tapınağında Gerçekler Neden Acıdır? Biz Kürdler Aptal ve Türklerin Başına Belamıyız? AKP'de ki çatlaklar Kürdleri sevindirmesin Ulusal Birlik Ve Aydın Sorumluluğu Türkler Neden Rojava'ya Düşman? Sahi Dost ve Düşman Kimdir? Çanlar Kimin İçin Çalıyor PKK Neden Dünyanın Gazabına Uğramış Kürdler ve Devletleşmek İsmail Beşikci Lozan’daydı Dayanışma 'Akıl Vermek' Değildir Cenevre Görüşmelerinin Arka Planı Cenevre 3 Konferansı Hal û Ahvalimiz HDP Çaresizlik İçinde Hayatta Dair Notlar Devletsizlik, Kar Altında Bir Mezarlıktır Kalleşlik ve Yiğitlik Aziz Sancar Nobel’i Geri Verecek Tanrıça Ağlıyordu Türkiye İntihara Koşuyor Tahir Elçi Neden Katledildi? Nitelikli yada Niteliksiz Olmak Korku ve Yılgınlığa Kapılmadan Seçimin Düşündürdükleri Aydınlanma ve Kürdler Kürdler ulusal bilincin neresinde? Dehşet Bir Sömürgecilik! Bir Eylem Planı Öneriyorum Kadınlar Erteledi Ölümümü Her Yanımız Puşt Zulası İsyan ve Özgürlük Varoluş Ya Da Yok Oluş Prof. Dr. İsmet Şerif Vanlı İle Hayatı Ve Vasiyetine Dair Bir Söyleyişi Gece Yarısı Notlarım Lozan Antlaşması Tarihin Çöplüğünde Kürtler ve Devlet Olgusu Kimsiniz Yahu Kimsiniz? Türkiye'nin Kürd Düşmanlığı Kürdistan Devrimi Batı'da Demokrasi, Doğu'da Kürdistan Kazanacak Yeniden Doğuş Öyküsü Azerbaycan örnek olmalı Kürtlere - 2 Azerbaycan örnek olmalı Kürtlere - 1 Kürdistan'da Kutlu Doğum ve HÜDA-PAR Kürdlerin Seçim Heyecanı BM Halepçe ve Enfal’i Jenosid olarak kabul etmelidir Adaylığımı Geri Çekerken... Kadınlar ve Devletsizliğimiz Ey Yurdum.... Kürtler ve İslam Kaosu Kerkük'ten Akdeniz'e Kürdistan Pazarı Kürdistan Bir Hayal Değil Kürd Ulusal Hareketi KCK'ye Önerimdir PKK Paradigma Değişikliğine Gidecek mi?
x